PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : SAĞLIK RİSKLERİ



aidikurt
21.Ağustos.2007, 21:11
Sıcak havalarda yanlış miktarlarda ve zamanlarda su içiminin yaratacağı en büyük risk su zehirlenmesi dediğimiz olaydır.

Hyponatremia: (Su zehirlenmesi)

Sebep:

Hyponatremia kandaki sodyum seviyesinin düşmesi ile oluşan bir rahatsızlıktır. Su zehirlenmesi olarak da bilinir. Vücudunuzun elektrolit seviyesiyle bağlantılı olarak çok fazla su tükettiğinizin işaretidir. Oranlar yüksek derecede bozulmuş demektir.

Üç saat boyunca yoğun bir şekilde terlediğinizde, içme suyu vücudunuzun gerekli suyu almasına yeterlidir. Günlük gıda alımlarımız bize bu durum için yeterli elektrolit rezervini sağlar.

Fakat bütün gün boyu terlemeleri, üst üste her gün uzun süreler motor kullanımları su içimlerine ilaveten elektrolit alımları gerekir. Aksi takdirde hyponatremia olma riski vardır.

Terimiz tuz içerir, biz hem su hem de tuz kaybederiz. İlk birkaç saatin sonun da, vücudumuzda mevcut elektrolit seviyesi tükenir(terlemeyle atılır). Ağır su içimiyle ise seyrelir.

Eğer bu yönde devam edersek de kandaki sodyum seviyesini iyice düşürür ve vücudun ısı regülasyon sistemini bozarız.

Belirtiler:

İdrar sararması belirtidir. Vücudunuz denge sağlamak için aşırı idrar atmaya başlar. Bu aslında vücudunuzun size gerekli elektrolitler olmadan suyu kullanamayacağını söylemesidir. Bu durumda siz çok fazla idrar attığınız için durumun düzeldiğini zannedersiniz ama tam tersi olmakta, vücudunuz kurumakta ve hyponatremiaya doğru gitmektesinizdir.

Kafein ve alkolün diüretik (idrar söktürücü) etkisi vardır. Bilhassa alkol beyin hücrelerini kurutur.

Normal gıdaların, bilhassa muz elektrolit yönünden zengindir, dışında elektrolit tabletleri en uygun olan takviye şeklidir.

Hyponatremia çok tehlikeli bir durumdur. Beyinde tehlikeli şişmeleri oluşur çünkü artık hücresel su dengesini sağlayan sodyum seviyesi yetersizdir. Kesin bir tıbbi tedavisi de mevcut değildir. Ölebilirsiniz.

Not.: İbuprofen (advil v.s.) ve naproxen (aleve v.s.) nin su içimi çok yüksek iken hyponatremia ya karşı vücut direncini düşürdüğüne dair deliller vardır.

Konuyu özetlersek:

Bu tehlikeli durumu önlemek kolaydır.

Su ile birlikte elektrolitleri de aldığınızdan emin olun.
Nefesle ve terle attığınız su miktarını geri alacak kadar su için.
Gereğinden fazla su içmeyin.

Not.:

Elektrolitler vücuttaki yaşamsal bir çok işlemin düzenlenmesinde gereklidir. Elektrolitler; sodyum, potasyum, klor, magnezyum, kalsiyum, bikarbonat, fosfat, sülfat. Önemleri:Hücrelerin düzenli çalışması için bunlar gereklidir. Bunlar kas, sinir ve beyin fonksiyonlarının su seviyelerinin düzenlenmesinde yaşamsal rol oynarlar. Kısaca suyun olması gerektiği yerde olmasını ve yapması gerektiği şeyi yapmasını sağlarlar. Bunları yönetirler. Vücudumuzun %60 ı sudur ve su sadece serinlemek için değildir. Hücresel sağlığımız için ve bedensel fonksiyonlarımızın olabilmesi için gereklidir. Yemeden birkaç hafta yaşayabiliriz ama susuz birkaç günde ölebiliriz.

.Su beden fonksiyonlarının olabilmesi için gereklidir. .Elektrolitler bu kaynakla ne yapılacağını belirlerler. Örneklersek: Elektrolit seviyesi seyrelirse veya yoğunlaşırsa beynimiz çekebilir yada şişebilir bu da düşünce fonksiyonumuzu engeller. Seyreldiği zaman canımızın istediği gıdalar ihtiyacımız olanlardır. Bedenimiz bizimle konuşmaktadır. Yoğunlaştığı zaman ise idrarla atılır.

1.Terlemek bedenin soğutma sistemidir. İstenilen sonuçları elde etmesi için bedenin suya ihtiyacı vardır. Gazlı içecekler uygun olmaz.
2. Beden ısındığında kan damarları deriye daha fazla kan basmak için genişler. Fakat ter çabuk buharlaşır ve deri kurur ve deri havadaki ısıyı emmeye başlar. Artmış olan kan dolaşımı da ısı emmeye başlar ve vücut ta dolaştıkça vücut ısısını artırır.
3. Kalp atışları ve tansiyon yükselir. Nabız %50-70 hatta daha fazla artabilir.
4. Isı krampları bacaklarınızda ve alt karın bölgenizde oluşmaya başlar. Bu vücut su ve elektrolit seviyenizin düştüğünü gösterir.

Önlemler:

. Yola çıkmadan bir saat önce yeterli miktarda su içiniz. Bunalma halinde birden aşırı su içmeye kalkışmanız, bedenin suyu kullanma kapasitesinin belirli bir oranda olması nedeniyle kanınızı sulandırmaktan başka bir işe yaramayacaktır. Su yada spor içecekler iyidir. Kahve, gazoz, kola gibi şekerli sıvıları tercih etmeyiniz. Her şahıs yanında en az 1 litre su taşımalıdır.

. Uzun kollu gömlek ve pantolonlar giyin. Cildiniz, başınız güneş ışınlarına direk temas etmesin. Çok sıcakta tüm bedeninizi ıslatın. Bira içmeyiniz. Bir tanesi dahi sizin görüşünüzü ve karar verme yetinizi olumsuz etkiler.

. 32C derece üzerinde her an güneş çarpması dediğimiz olaya maruz kalabileceğinizi unutmayınız. Bu yüzden bu derecelerin üzerinde güneş altında kalmaktan kaçınınız.


Isı İle İlgili Rahatsızlıkların Dereceleri:

1. Derece Erken Uyarılar: ( Derhal vücudunuzu dıştan serinletin ve bol sıvı için)

. Baş ağrısı
. Yüzde kızarma ve terleme(arkasından kül rengi solgunluk ve terleme)
. Bacak ve mide krampları
. Mide bulantısı
. Baş dönmesi ve halsizlik
. Bitkinlik
. Az miktarda koyu sarı idrar(koyuluk)


2. Derece Yaşam Tehdit Altında: (Ambulans çağırın- kalbe elektroşok gerekebilir)

. Zonklamalı baş ağrısı
. Kırmızı, pancar gibi, kuru cilt(terleme artık olmuyor)
. Vücut ısısı hızla yükselir
. Zihinsel durum değişir(şaşırma, koordinasyon eksikliği, tepkilerde yavaşlama)
. Kusma
. Şiddetli kramplar
. Hızlı ve zayıf nabız atışı
. Hızlı, sığ nefes alma(nefes daralması)


Öncelikle Yapılması Gerekenler:

Kişiyi hemen gölge bir yere almak.
Soğuk su içine koymak, daldırmak. Bu imkan yoksa ıslak bezle baş, boyun ve vücuduna bilhassa eklem yerlerine soğuk kompres uygulamak. Vücudu hortumla ıslatmak.
Kişi ikinci derecede ise su içirmemek.
Tıbbi yetkililer gelmeden asla tıbbi bir madde, ilaç vermemek.
Yüzünü ve/veya bedenini alkollü maddelerle(kolonya vs) ovma kesinlikle yapmamak.


Soğuğa Bağlı Rahatsızlıklar:

Soğuk havada olaşabilecek rahatsızlıklardan başlıcalar şunlardır:

. Hypothermia.
. Soğuk ısırması(Buz yanığı).
. Soğuktan el ve ayaklarda oluşan şişlikler ve kızarıklar.
. Batma sendromu.
. Kar körlüğü.

Bunların her biri sizi zayıflatarak güçten düşürebilecek rahatsızlıklardır.

Hypothermia:
Bu genellikle vücudunuzun iç ısısının çok düşmesi ile oluşan bir durumdur. Sadece soğuktan değil, fırtınalara,yağmur ve yüksek hızdaki rüzgarlara maruz kalmanız da bu duruma sebep olabilir. Genelde 37 derece olan vücut ısısı ürettiğinden çok kayba uğradığında oluşan bir durumdur.
Belirtileri:
Zihinsel faaliyetleriniz zayıflar, adalelerinizde kramplar başlar, kontrol edemediğiniz titremeler olur ve enerjiniz biter.

Buz yanığı:
Canlı hücrelerinizin donması ve kristalleşmesidir. Aşırı soğuk rüzgara direk maruz kalan cilt kısmında buz yanığı yada soğuk ısırması dediğimiz durumun oluşması bir dakikada da olabilir bir anda da. Isı kaybı kan dolaşımının telafi edebileceğinden çok fazla oranda hareketsizlik ve yoğun soğuk tarafından oluşturulur. Parmaklar, kulak ve yüz ilk önce etkilenen yerlerdir.
Belirtileri:
Üşümek, ağrı, yanma ve takiben hissizleşme. Deri renginde solmalar.

Kızarmalar:
Çıplak derinin uzun zaman soğuğa maruz kalmasıyla oluşur.
Belirtileri:
Deri kızarması, yanma, gerilme yada kaşınma. Sonrasında açık iltihaplı ağrılı yaralar dönüşme.

Batma sendromu:
10C ile 0C derece arasındaki derecelerde rutubete maruz kalınması ile oluşan durumdur. Soğuk hava kan damarlarını büzer.
Belirtileri:
Parmaklar, kulaklar ve yüz de şişmeler be beneklenmeler. Deri mavileşir.

Kar körlüğü:
Gözlerinizi yeterince korumadığınızda kar örtüsünden yansıyan güneş ışıkları geçici ama sancılı bir rahatsızlık yaratır.
Belirtileri:
Kan rahatsız olan gözleri kapatır. Gözlerinizi sanki kumla dolmuş gibi hissedersiniz.

Önlemler: Soğuk havada sürüş yaparken gerekli giysileri giymeye dikkat ediniz. Yukarıda verile soğuğa bağlı rahatsızlık belirtilerini bilerek birbirinizi kontrol ediniz. Aşırı sert rüzgarlı soğuk havalarda motor sürüşünden kaçınınız.

Kol Kilitlenmesi(Arm Pump) Sendromu:

16 yaşından büyük her krosçunun karşılaşacağı sinsi bir rahatsızlık olan bu kol kilitlenmesi rahatsızlığına sessiz katil denmektedir. Aşırı zorlanan kollardaki adalelerin şişerek toplayıcı kan damarlarına baskı yapması ve adrenalin fazlalığı sonucu toplar damarlar kollara atardamarlar vasıtasıyla basılan kanı geri toplayamaz duruma gelmektedirler. Bu durumda kollarda meydana gelen aşırı kan toplanması sancılara ve daha ileri safhada kolların aniden felç gibi kilitlenmelerine sebep olmaktadır. Bu rahatsızlık bir kere başladıktan sonra o bölgede yer ederek devamlı nükseder. Ağrısı insanı bağırtacak boyutlarda şiddetlidir. Krosçunun fizik kondisyonunu, motorsuz ve motorla yapılan sürekli ve düzenli egzersiz ve sürüşlerle en üst seviyede tutması bu rahatsızlığın başlamasına önemli bir engeldir. Dağ bisikleti çalışmaları dünya standartlarında bir krosçunun antrenman programında yarıya yakın yer tutmaktadır. Koşu ve yüzme diğer tavsiye edilen çalışmalardır.

Ağırlık çalışması yapmış kas yoğun yapılı yada fit olmayan yani aşırı kilolu kişilerin bu rahatsızlığa yakalanma oranları daha yüksektir. Bu yüzden kol ağrılarına dikkat edilmelidir. Düzenli olarak sürüşler yapmak. Isınma hareketleri ve gerinme hareketleri yaptıktan sonra motora binmek, sürüş esnasında düzenli nefes almak, sakin kalmak(kendini sıkmamak), bol sıvı almak, kolları sıkan giysilerden kaçınmak ve normal cadde sürüşlerinde mola vermeden aşırı uzun kullanımlardan kaçınmak gereklidir. Elciklerinde kişinin vücuduna uygun ayarlanmış olması gereklidir. Gerekiyorsa elciklerin çapını küçültmek faydalı olabilir. Yukardan aşağı doğru eller omuzlardan kol ve bilek doğrultusunda devam etmeli, elciklerin yere paralel olarak ayarlaması ile kıvrılmamalıdır. Elcikler bu düşey doğrultunun devamı olarak ayarlanmalıdır. Ağrı durumunda kollara masajda faydalı olmaktadır. Kolları dinlendirmek hatta gerekiyorsa sürüşü terk etmek gerektiği belirtilmektedir.

Alfa.