PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : cahil insan azla yetinen insanmıdır



aslanburclu
07.Şubat.2008, 21:18
hüseyinin 125 bin YTL'yi kaybedince dediği o söz var ya!

21 Ocak 2008 Pazartesi

FOX'daki Ahmet Çakar'ın sunduğu "Şansa Bak!" programını izleyeniniz vardır sanırım...
Bilgi yarışması, sonunda da para ödülü var... Sorular öyle " ağır" değil... Herkesin "ben de katılsam bilirim" diye iştahlanacağı türden... Geçen gün bu programa takıldım... İşin sonunda öyle güzel bir Türkiye portresi çıktı ki ortaya, sizlerle paşlaşayım dedim...

Üç yarışmacı vardı...
Biri öğretmen emeklisi, tatlı bir bayan...
Diğeri üniversite mezunu, üst düzey bir bankacı hanım...
Diğeri de tam yurdum insanı...
Adı; Hüseyin Fidan, 42 yaşında...
İlkokul mezunu...
Hayatı darmadağın olmuş...
Bir Özbekle evlenmiş, 10 aylık bebeği olmuş...
Doğduğundan beri yüzünü görememiş...
Ne işe girmişse batırmış...
Oturduğun evin üç aydır kirasını ödeyememiş...
12 bin YTL borcu var...

Yarışmaya son şansı gibi bakıyor...
Sokaktan geçen eskiciden resimli ansiklopedi almış...
Ona çalışıp, yarışmaya gelmiş.
Bir yanında emekli öğretmen, diğer yanında üniversite mezunu üst düzey bir banka yöneticisi hanım...
Onların eğitim düzeyine baktıkça boncuk boncuk terliyor...
-"Ama çok çalıştım, üç gün uyumadan ansiklopedileri okudum " diye kendine teselli veriyor...

Neyse yarışma başladı...
İlk 2 soruyu bildi, üçüncü de takıldı...
Sıra bankacı hanıma geçti... Soru şu;
-"İngiltere ile Arjantin'i savaşın eşiğine getiren adalar hangisiydi?" Bankacımız iki seçenekte kararsız kaldı, Hüseyin yardım etti, doğru şıkkı söyledi: Falkland...

Bankacının ikinci sorusu;
-Hicri takvimin başlangıç yılı aşağıdakilerden hangisi?
a)600 b)622 c)642 d)720
Bankacının cevabı mı?
c)642
Ağzım açık bakakaldım o hanımefendiye...
-"Hey Allahım" dedim başka bir şey diyemedim...

Sıra öğretmenimize geldi
İlk sorusu şuydu;
-İstiklal Marşı kaç dizedir?
-a) 40 b)10 c)41 d)50
Öğretmenin ilk cevabı;
b)10 oldu...
Ahmet Çakar;
-" Hocam kıtayı sormuyoruz, dize olarak soruyoruz" diye uyardı... Öğretmenimiz; "Ah evet!" deyip başladı parmak hesabı yapmaya...
-"9 kere 4 eşittir 36... Bir kıtası sanırım 5 dizeydi... O zaman 41 olması lazım... Ama bilemezsem çok üzüleceğim "
3 kez aynı hesabı yaptı... Çarptı, düşündü...
O düşünürken ben de kara kara düşündüm...
Neyse sonunda 41 sonucuna vardı...

İkinci sorusu geldi...
-Malabadi köprüsü hangi ilimizdedir?
a) Van b)Artvin c)Mardin d)Diyarbakır
Öğretmenimizin cevabı;
c) Mardin
Bir yorumda bulunmadan geçeceğim...

Sıra yeniden ilkokul mezunu Hüseyin'e geldi...
-Aşağıdakilerde hangisi Sanayi ve Ticaret bakanıdır?
a) Vecdi Gönül b)Zafer Çağlayan
c)Ahmet Zafer Demirci d) Hilmi Güler
Tereddütsüz doğru cevabı (b) verdi...
Diğer sorusu geldi.
-Türkiye'de cumhurbaşkanının görev süresi kaç yıldır?
Şıklar arasında; 5 ve 7 yıl var...
Hüseyin 7 yılın üzerine balıklama atladı ve çakıldı...
Ben başımı iki yana sallayıp;
-"Daha yeni referandum yapıldı be adam" diye homurdanıyorum...
Kendimce kızıyorum Hüseyin'e...
Meğer kızmamam lazımmış...
Bankacımıza sıra gelince anladım bunu...

Sorusu şuydu;
-Atatürk'ün naaşı Anıtkabir'e nakledilmeden önce nerede bekletilmiştir?
a)İstanbul Arkeoloji Müzesi b) İstanbul Dolmabahça Sarayı
c)Ankara Etnografya Müzesi d) İstanbul Fatih Camii
Üniversite mezunu bankacımızın verdiği yanıt (a) şıkkı oldu...
-"Yuh yani" dedim...
"Hicri takvimi bileme... Etnografya müzesini bileme. Bu bilgileri daha ilkokulda öğretiyorlar. Hadi orda öğrenmediysen ortaokulda, orda da öğrenmediysen lisede tekrar tekrar aynı konular öğretiliyor. Birinde öğrenir insan..."

Neyse!
Yarışmaya devam edelim...
Sıra 20 yıl boyunca bu üniversite mezunu bankacı hanım gibi yüzlerce çocuk eğiten emekli öğretmenimize geldi...
Bu soruyu bilemezse elenecek...
-Kuzey batıdan esen soğuk rüzgar aşağıdakilerden hangisidir?
a)Poyraz b)Yıldız c)Lodos d)Karayel
Klasik bir ortaokul, lise sorusu değil mi?
Öğretmenimizin cevabını söyleyeyim:
a) "Poyraz"
Bu cevapla birlikte üniversite mezunu bankacımıza olan kızgınlığım uçup gitti... Onun neden " eğitimli cahil" kaldığını az-çok anladım çünkü...

Finale kalan yarışmacı ilkokul mezunu Hüseyin Fidan oldu...
Ödül 125 bin YTL, soru şu;
-" Ay ışığı senfonisini kim bestelemiştir?"
a)Bach b)Beethoven c)Mozart d)Chopin
Hüseyin terliyor;
-"Hayatımda hiç klasik müzik dinlemedim"

Bu noktada Ahmet Çakar, bir arkadaşından dinlediği ay ışığı senfonisinin hikayesini anlatıyor. "X" bestecinin bunu kör bir kızın piyano çalışını görünce onun için yaptığını aktarıyor... ( Çakar'ın bu anlattığı bilgi yanlıştı, onu belirteyim)
Hüseyin, kızın hikayesini duyunca
-"Ben bunu ansiklopedide okudum... Kız kör değil, kızamıktı... Hatta çilleri vardı. O kişi de Beethoven'dı " yanıtını verdi...
Ahmet Çakar;
-"İyi o zaman söyle; Beethoven de... Ya da sana 20 bin YTL vereyim 125 bin YTL'den vazgeç, bu parayı al git..."
-"Diyemem, o biliyorum; Beethoven... Ama omuzumda öyle bir yük var ki diyemem... "

Hüseyin o yükün altında ezildi, riske girip Beethoven diyemedi.
125 bin YTL yerine 20 bin YTL'yi aldı, yarıştan çekildi.

Doğru şık ; Elbetteki Beethoven'dı...

Hüseyin'in tepkisi mi?

-"125 bin YTL'yi kaybetsem de okuduğum kitabın hakkını verdim ya!"

Aldıkları onca eğitimin hakkını vermeyenleri düşününce...
Ben orda bittim...

foreman
07.Şubat.2008, 22:13
yav yasar abı ınan bı ınsan bu kadar sosyalog olur...
ınsanları ıncelemıssın.bı o kadarda guzel kaleme almıssın...
evet. malesef cevremızde sadece unıversıte dıploması olupta
hayatın gercek yuzunu gormeyen o kadar cok ınsan varkı...
bu dıplomalarıda ne sekılde aldıklarıda tam bır muamma...
keske herkez hüseyin gibi olabılse...
kanaatkar.mutevazı ve bı o kadarda bılgılı...
emınım dıgerlerıde cok bılgılıdır ama burada devreye su cumle gırıyor
''' KAYBEDECEK BİRŞEYLERİ OLMAYAN İNSANDAN KORKULUR'''

Tayfun
08.Şubat.2008, 00:31
İşte türkiyemin gerçek yüzü, bir tarafta alim bir tarafta cahil, ama hangisi alim hangisi cahil tartışılır dimi.

malikocas
08.Şubat.2008, 00:55
bu detay haber için çok teşekkürler ben pek ya da şöyle böyle hiç tv izlemiyorum uzun zmaandır ama şu bilgi gerektirmeyen ( kutu açmaca) yarışması dışında bundan haberim yokdu..

105 bin lira kar için hüseyini kandıranlara ne demeli peki...

bence asıl ayıplardan biri de bu adam sonu kadar hak etmiş o parayı,
helal olsun diyorum....

Aksu
08.Şubat.2008, 01:17
Yaşar ben izledim proğramı aynen dediğin gibi, aslında son soruyuda bildi, teredddüt etti, hatta hikayesini bile anlattı. Ama aldıkları onca eğitimin hakkını veremeyenleri görünce bende deliriyorum yaw.
Esas eğitim 12 Eylül öncesiymiş, daha esası Köy enstitüleri zamanı verilen eğitimmiş. Plan sırayla gidiyo, önce menderes zamanı eğitime vurulan darbe sonra 12 Eylül ve şimdiki ezberci boş bir gençlik vay ki vay.

malikocas
08.Şubat.2008, 01:19
abijim çok güzel özetledin teşekkürler...

gençlik adına ilerde daha çok üzeleceğiz bunlar iyi günlerimiz... sanırım...

ARZUM
08.Şubat.2008, 01:41
komutanım her okuyan insan cahil olmucak şartı yokmuş işte bunu bu tür programlarda öğreniyoruz. yeni gençlik yani biz inşallah daha iyilerini başarırız... durumumuz biraz vahimde olsa ümit var yinede :)

carvalho
08.Şubat.2008, 11:10
Yaşar ben izledim proğramı aynen dediğin gibi, aslında son soruyuda bildi, teredddüt etti, hatta hikayesini bile anlattı. Ama aldıkları onca eğitimin hakkını veremeyenleri görünce bende deliriyorum yaw.
Esas eğitim 12 Eylül öncesiymiş, daha esası Köy enstitüleri zamanı verilen eğitimmiş. Plan sırayla gidiyo, önce menderes zamanı eğitime vurulan darbe sonra 12 Eylül ve şimdiki ezberci boş bir gençlik vay ki vay.

Aksu abi, şimdiki ezberci boş gençlik diye genelleme yapmak doğru mu sence ??? Üstelik bu platformu paylaşan kitlenin %99'unun genç olduğunu düşünerek.

Köy enstitüleri yaklaşımında sana %100 hak veriyorum. Hedefe yönelik, uzmanlaşmaya yönelik ve en önemlisi tabana yaygın bu harika proje bir şekilde yok edildi maalesef.

Eğitimci arkadaşlarımızın aramızda olduğunu biliyorum ve onların benden daha doğru değerlendirme yapacaklarına da eminim ancak ben de kendimce bir şeyler söylemek istiyorum. 80 sonraki kuşağın sorunu müfredattan kaynaklanmıyor, insanların apolitize edilmesine yönelik magazinel ve tüketim toplumu yaratılmasının sonuçlarını yaşıyorlar Ancak bu sadece gençlikte mi? BBG, sabah programları, şansallar ermanlar, çarkıfelekler, hatta ironik olacak ama internet yaş, cinsiyet ayrımı yapmaksızın toplumu esir almakta; sonuç olarak saha az okuyan, kolaycı, çok çabuk tüketen bir toplum (gençlik değil sadece) olduk çıktık.

Dünyayı güzellik kurtaracak, bir insanı sevmekle başlayacak herşey,, genç yaşlı farketmez...

dhnsyd
08.Şubat.2008, 12:27
türkiyenin hali naparız.belli kalıpları ezberlemeden bişey olunmuyr adamı kan tutar gider adam doktor olur, hayvanlardan korkan adam veteriner olur..gümbürtüye yaşıyoruz walla

Tayfun
08.Şubat.2008, 15:04
Yaşar ben izledim proğramı aynen dediğin gibi, aslında son soruyuda bildi, teredddüt etti, hatta hikayesini bile anlattı. Ama aldıkları onca eğitimin hakkını veremeyenleri görünce bende deliriyorum yaw.
Esas eğitim 12 Eylül öncesiymiş, daha esası Köy enstitüleri zamanı verilen eğitimmiş. Plan sırayla gidiyo, önce menderes zamanı eğitime vurulan darbe sonra 12 Eylül ve şimdiki ezberci boş bir gençlik vay ki vay.

Aksu abi, şimdiki ezberci boş gençlik diye genelleme yapmak doğru mu sence ??? Üstelik bu platformu paylaşan kitlenin %99'unun genç olduğunu düşünerek.

Köy enstitüleri yaklaşımında sana %100 hak veriyorum. Hedefe yönelik, uzmanlaşmaya yönelik ve en önemlisi tabana yaygın bu harika proje bir şekilde yok edildi maalesef.

Eğitimci arkadaşlarımızın aramızda olduğunu biliyorum ve onların benden daha doğru değerlendirme yapacaklarına da eminim ancak ben de kendimce bir şeyler söylemek istiyorum. 80 sonraki kuşağın sorunu müfredattan kaynaklanmıyor, insanların apolitize edilmesine yönelik magazinel ve tüketim toplumu yaratılmasının sonuçlarını yaşıyorlar Ancak bu sadece gençlikte mi? BBG, sabah programları, şansallar ermanlar, çarkıfelekler, hatta ironik olacak ama internet yaş, cinsiyet ayrımı yapmaksızın toplumu esir almakta; sonuç olarak saha az okuyan, kolaycı, çok çabuk tüketen bir toplum (gençlik değil sadece) olduk çıktık.

Dünyayı güzellik kurtaracak, bir insanı sevmekle başlayacak herşey,, genç yaşlı farketmez...

Demekki bize avrupalılaşmak yaramıyor selçuğum, avrupaya medeniyet dahil çoğu şeyi öğreten biz, şimdi avrupanın 100 yıl gerisinde olan gene biz, şunu iyi anladımki türklere rahat biraz batıyor sanırım, iyicene herşeyi koyverip bana dokunmayan yılan bin yaşasın modunda yaşıyoruz işte.

malikocas
08.Şubat.2008, 16:11
Konu bence avrupalılaşmakdan keza, bireysel ve toplumsal yabancılaşmak, abur cubur kültürünün empoze edilmesin den insanların apolitize edilmesine yönelik bi süreç uyutuluyoruz kısacası medyatik gerçekler kabuledip gündem dışında duyarlılığımız sadeleştirilip budanıyor...etkisileştiriliyoruz.

biz ne istersek diğil medya kanalı ile politikacı ne isterse ona yöneltiliyor yapay gündemlerin peşinden koşturuluyoruz ve zamanla laşkalaşan bi duyarlılık mekanizmasına sahip oluyor "-Hiç şaşırmadım, ben demişti." gibi cümleleri yaşıyoruz.
Hazır kazanç peşinde koşan taşoran, üretimden soyutlanmış özenti bi toplum olmakdan öteye gidemiyoruz elbette.
Çalışan köylüyü üç kuruş krediyle susturup tembelliğe yöneltiyor, aman şunu ekme aman bunu ek biz bunu ithaledicez komisyonlar gelsin havadan. İMF sanki osmanlı bankası gibi hareket ediyoruz..

Ezberci ve tembel bi toplumuz haketmediğimiz kadar lüks yaşıyoruz.
Asıl sorun ise,

Ne ekdikki biçelim demiyoruz hala...

gençer
08.Şubat.2008, 23:22
haketmediğimiz kadar lüks yaşıyoruz.
.

bütün yaşananların özü budur. tebrikler. üstelikte nasıl yaşadığımızın ,niçin yaşadığımızın farkında değiliz(toplumun büyük çoğunluğu).