PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : SAHİDEN OLMUŞ BUNLAR:)



inci
11.Temmuz.2007, 00:46
Tüketicilerin ' turkhukuksitesi.com ' adlı internet sitesinde yayınlanan şikayetleri, yapılan inanılmaz hata ve çılgınlıkları gözler önüne seriyor. İşte insanı güldüren şikayetler:

"- Erzincan'da aşırı sıcaklardan bunalan bir ev hanımı raflarını çıkardığı buzdolabının içine minder koyarak oturmuş. Kapısı açık kalan buzdolabının kompresörü bozulunca "İyi soğutmuyor" diyerek üründen şikayetçi olmuş.

- Diyarbakır'da fritöz alan bir müşteri, ürünün ilk kullanımda eridiğini görünce firmanın yolunu tutmuş. Büyük bir hırsla içeri giren müşteri, elindeki erimiş fritözü göstererek kendisine arızalı mal satıldığını söylemiş. Fritözü gören satış görevlisi nasıl kullandığını sorunca adam anlatmış; "Ocağı yaktım, fritözü üzerine koydum. İçine yağ koydum. Ama yanmaya, erimeye başladı." Satış görevlileri müşteriyi kusur kendisinde olduğu için ürünü değiştiremeyeceklerine ikna etmekte oldukça zorlanmış.

- Bulaşık makinesi her işe yarar. Servis elemanları Türkiye'nin dört bir yanından gelen "Bulaşık makinem tabakları, bardakları çiziyor ya da şu boşaltmıyor" şikayetlerini incelemek için gittikleri evlerde müşterilerin ıspanak, lahana gibi yıkanması zor sebzeleri bulaşık makinesinde yıkadıklarını, hatta salça yapmak için domatesleri bulaşık makinesinde yumuşatanlar olduğunu görünce şoke olmuşlar. Sebzelerdeki kumun, su çıkış borularını tıkadığı ya da makinenin içinde kalarak bulaşıkları çizdiği, bunun da arızaya yol açtığı ortaya çıkmış.

- Mersin'de son model bir ütü alan tüketici, elektrikler kesilip işi yarım kalınca elektriksiz ütü yapmanın yöntemini keşfetmiş! Ütüyü ocakta ısıtarak işine devam etmek isteyen ev hanımı, ütünün gövdesinin yanması üzerine bayisine başvurarak, ütünün değiştirilmesini istemiş.

- Şanlıurfa'da bir müşteri, satın aldığı mikrodalga fırında yumurta kaynatmayı denemiş. Deneme basınç nedeniyle yumurtanın patlamasıyla sona ermiş. Mikrodalga fırının infilak etmemesi şans olarak değerlendirilirken müşteri, "Yumurta bile kaynatamıyor. Bu fırını ne yapayım? Paramı geri verin" diyerek bayisine fırını iade etmeye kalkmış.

- Mersin'de fırının içinde elbisesinin yandığını söyleyen bir müşteri teknik servisi çağırmış. Elbisenin yanarak fırının içine yapışmasından muzdarip tüketiciye, fırınında sadece yemek pişirmesi önerilmiş. Fırının içinde çamaşır kurutma vakalarına sıklıkla rastlayan servis elemanları ayrıca çok sayıda beyaz eşya sahibinin fırınlarının içini mutfak dolabı olarak da kullandığına tanık olmuş. İçinde unutulan şeker, elbezi, mutfak önlüğü gibi malzemelerin yanması sonucu fırınların kullanılamaz hale geldiği belirlenmiş.

- Diyarbakır'da ise buzdolabının içini aydınlatan ışığı yetersiz bulan bir vatandaş, içine birkaç mum yerleştirerek kendince sorunu çözmüş. Ancak mum buzdolabının tavan kısmını yakınca üründen şikayetçi olmayı ihmal etmedi.

- İstanbul'daki bir müşteri de kettle'ının (su kaynatıcı) eridiği şikayetiyle servise başvurmuş. Kettle'ın elektrik ile çalıştığını bilmeyen müşterinin ocağın üzerine su ısıtıcısını koyarak suyu ısıtmaya çalıştığı anlaşılmış. Ocaktaki ateşin erittiği kettle'in yenisi ile değiştirilmesinde müşteri çok ısrarcı olmuş. İstanbul'daki başka bir müşteri de elektrikli karıştırıcıyı tencerenin içinden çıkarmadan yemek pişirmiş. Alet eriyince de şikayetçi oldu.

- Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki tüketici toplantısında bir kişi, buzdolaplarının sebzeliklerinin daha büyük olması gerektiğini söylemiş. Bu talebinin nedeni sorulduğunda, "Yaz ayları çok sıcak geçiyor. Ayakkabılarımızı içine koyup soğutuyoruz. Sebzelikler büyük olursa daha çok ayakkabı soğutabiliriz" cevabını verdi.

- Elazığ'ın Maden İlçesi'nde mağarada oturan bir vatandaş, aşırı sıcaklardan bunalarak klima almış. Mağarada elektrik bulunmaması sebebiyle dışardan kaçak elektrik çekmiş. Yetersiz olan elektrik klimanın performansını bozunca tüketici, klimanın randımanı düşük diye şikayette bulunmuş.

- Bir bilgisayar firmasına müşteriden gelen şikayet: 'İlk disketi sürdüm, ikincisini sürerken çok zorlandım üçüncüsü asla içeri girmiyor.'

- Yeni aldığı bilgisayarın çalışmadığını ileri sürerek firmaya başvuran kadın sürekli, 'Ayak pedalına basıyorum basıyorum makineden hiç ses gelmiyor' demiş. Ayak pedalı'nın fare olduğu ortaya çıkmış.

- Bir bilgisayar firmasının müşterisi dokümanı yazıcıya aktaramadığından şikayet etmiş. 'Bilgisayar yazıcıyı görüyor mu' sorusuna karşılık 'Ekranı yazıcıya doğru çevirdim ama hala görmüyor' cevabını vermiş.

- Firmayı arayan bir müşteri, bilgisayarının faks çekememesinden şikayet etmiş. 40 dakikalık telefon görüşmesi sonucunda adamın kağıdı monitöre dayayıp 'Gönder' tuşuna bastığı ortaya çıkmış."

yenikoylu_ua
11.Temmuz.2007, 01:26
Yurdum insanı ya bitmez eksilmez bunlar valla

okan
11.Temmuz.2007, 10:06
valla hepside çok komikti yaa... sabah sabah çok güldüm .. allahda sizi güldürsün inci örtmenim.... :lol:

emrahss
11.Temmuz.2007, 11:17
Windows'un ilk çıktığı zamanlardı, dolayısı ile fare ile de yeni tanışıyorduk. Bilgisayar dersindeydik, hoca Muharrem'e fareyi yukarı aşağı hareket ettir dedi, Muharrem de fareyi kaldırdı, havada yukarı aşağı hareket ettirmeye başladı. Hep birlikte yarıldık tabii. Hocam, ekleme gibi oldu yazınıza ama ayak pedalı mevzusu olunca aklıma geldi, sevgiler..

ToMCaT
11.Temmuz.2007, 11:30
çok iyi hocam sabah sabah iyi oldu gerçekten...

yalnız o Elazığın Maden kasabasını iyi bilirim daha önce o tarafta çalıştım orada mağarada yaşayan insan yoktu valla...

gecee
11.Temmuz.2007, 12:24
süper yaaa...
bende mi yazsam...
bilgisayarla ilgili olanların bi coğunu günlük canlı olarak yaşıyorum ... :D

inci
11.Temmuz.2007, 12:55
valla hepside çok komikti yaa... sabah sabah çok güldüm .. allahda sizi güldürsün inci örtmenim.... :lol:

Amin Okan"cığım hep beraber gülelim :D sahiden çok komikti bana gelen bu maili okurken koptum gülmekten...



Windows'un ilk çıktığı zamanlardı, dolayısı ile fare ile de yeni tanışıyorduk. Bilgisayar dersindeydik, hoca Muharrem'e fareyi yukarı aşağı hareket ettir dedi, Muharrem de fareyi kaldırdı, havada yukarı aşağı hareket ettirmeye başladı. Hep birlikte yarıldık tabii. Hocam, ekleme gibi oldu yazınıza ama ayak pedalı mevzusu olunca aklıma geldi, sevgiler..

işte sahiden olmuş bir olay daha :mrgreen: ben dün okuyunca tereddütte kalmıştım gerçekmi ,hayalürünü mü ?diye demekki gerçekten oluyormuş :mrgreen: :lol: ...teşekkürler komutanım :D


çok iyi hocam sabah sabah iyi oldu gerçekten...

yalnız o Elazığın Maden kasabasını iyi bilirim daha önce o tarafta çalıştım orada mağarada yaşayan insan yoktu valla...

ee o zaman bu yazıdaki o mağara da yaşanan olay kısmı uydurma oluyo :D

Jedaykin
11.Temmuz.2007, 16:40
:D :D :D
çok komik gerçekten. çalışma alanım bilgisayar olduğundan benzeri olayları yaşadım yaşıyorum da ama burdakilerin çoğu yaratıcı zeka ürünü diye tahmin ediyorum. benzeri şehir efsaneleri vardır bilgisayar alanında ve her firma kendi başına gelmiş gibi anlatır bunları.

en sık rastladığım "bilgisayardaki bardak altlığı" hikayesi. yeni bilgisayar almış müşteri bir süre sonra firmayı arıyor. "bilgisayarımın bardak altlığı bozuldu" diyor. karşıdaki görevli şaşkın tabi ki soruyor "neresi bozuldu efendim", cevap aynı "bardak altlığı bozuldu bilgisayarın, çalışmıyor artık". görevli ne desin bilemiyor "efendim bilgisayarlarımızda öyle bir özellik yok" diyor. karşıdan gelen cevap çok iddalı "ama benim bilgisayarımda var. altındaki düğmeye basınca açılıyor, tekrar basınca kapanıyordu ama artık açılmıyor". müşterinin bahsettiği şey CD sürücü tabi ki. :cheesy:

müslüm baba
11.Temmuz.2007, 19:30
Ohaaaaaa diyorum başka birşey demiyorum, bu insanların seçtiği meclis ne halde olur görüyoruz işte, eyvah yeniden seçecekler, üzgünüm yapabileceğimiz hiçbirşey yok çünkü demokrasiyle yönetiliyoruz.