Herkese merhaba,

Bildiğiniz gibi bundan yaklaşık 1 ay önce şerefini dürttüğüm halk otobüsü şöförlerinden bir canıma kast etti, öldüremeyince de arka çamurluğa çarpıp büyük hasar oluşturmuştu.



Sigorta işleri stres vs. derken experden aldığım bir telefon kafamda uzun zamandır proje olan yatan (parasızlıktan) fikirleri canlardırdı.

Konuşmayı aynen aktarıyorum;

Eksper: Türker bey?
Ben : Evet
E: Aracınızı inceledim inanın içim cız etti.
B: Doğrudur.
E: Ancak Yamaha servisi 5200TL fatura çıkattı, başka bir firma ise 3500TL teklif verdi.
B: Yani ?
E: Yani, aracınızı diğer servise çekmenizi isteyeceğiz.
B: (o anda kafamda Berkay arkadaşımla yaptığım konuşma geldi.'Kanka para veriyorlarsa para al) Peki, Bana o miktar kadar para ödemesi yapıyormusunuz ? Bir sigortacı (kolpalama başlıyor burda) arkdaşım bana para ödemesi isteyebileceğimi söyledi.
E: Evet yapabiliyoruz. IBAN numarasınız bana mail atarsanız, cuma günü ödemeniz çıkar.
B: Konuşmalarımız kayıt ediliyor değil mi ? ( Garanticiyim ya )
E: Evet efendim kalite standartlarımız gereği konuşmalarımız kayıt altına alınıyor.
B: Peki, daha sonra benden ne işlemleri yaptırdığım hakkında fatura vs. isteyecekmisiniz ? (iyice garantiye almaya çalışıyorum burda)
E: Hayır, para sizin istediğiniz gibi kullanabilirsiniz.
B: Tamam, bana mail adreslerinizi verirseniz IBAN bilgilerimi göndereceğim.
E: xvy@xyz.com.tr
B: Peki teşekkürler

Bu arada eksperler telefon örüşmemiz salı günü oldu, cuma gününe kadar vakit geçmek bilmedi, o arada Erdinç arkadaşıma motor bile aldık.

Cuma günü geldiğinde hesabımı kontrol ettim, aman tanrım didim para yatmamış !!! Niçin . neden, nasıl.. Sonra saatte baktım 08:02 dedim dengesizmisin oğlum bu saatte ne parası..

Para Hesabıma geçene kadar ben bazı alışveriş sitelerinden aksesuar ve yedek parçalarımı sepete atmış hazırda bekletiyordum. Para hesaba Geçer geçmez siparişleri açtım. Parçalar gelmeye başladıkça benimde keyfim yerine gelmeye başlamıştı. Gelen aksesuar ve parçaları zaten paylaşmıştım tekrar paylaşmayalım. Kalabalık olmasın.

Bu sırada Fuar akşamı Dragking'in söküm işlemlerine başlamıştım. 2 akşam sonunda vardığımız nokta burasıydı.



Özellikle arka çamurluktaki tesisat ve montaj işçiliğini gördükçe Japonlara bir kez daha 'eyvallah ağabey büyüksün' dedim.
Söküm biter bitmez ertesi gün çıkan parçalar üzerindeki süsleme ve dekorasyonları söküp boyamaya verdim. Boyada ilk tercihim Sedefli siyahtı. Boya ustası Erol ağabey, sedefli siyah boya yok ama simli istersen bir sistem yaparım dedi. Tamam ağabey dedim. Hafif simli siyahta ve ücrette anlaşarak parçaları bırakıp eve döndüm. Sefaköy'den eve yürüyerek geldim. İçimde bir merak ve heyecan ile...


Veeeee sonunda parçaların düzeltme ve boya işlemlerinin bittiğine dair beklediğim ama dün (8/3/16) geldi. Kardeşim boya bitti gel al parçaları, burada çizilmesin.

Hemen büyük riske girdim ve öğlen arasında dışarı çıkmak izin istedim, müdürümün iyi tarafına denk geldi sanırım. İkiletmeden hadi git ama saat 13:00 olmadan geri dön dedi. ben şok

Erol ağabeyin dükkana gittiğimde yerinde değildi ama dükkan açıktı içeri girip parçaları gördüm, ben vay vay vay vay bu ne güzel boya derken Erol ağabey geldi,
- beğendin mi kardeşim?
- ağabey beğenmek ne kelime resmen döktürmüşşün. Ellerine sağlık, çok teşekkür ederim.

Erol ağabeye ödemeyi yapıp, parçaları taksiye doldurdum ve eve getirdim.




Hemen iş yerine geri dönüp akşamı beklemeye başladım. Akşam olmadı gitti. ve çıkış saati geldiğinde neredeyse koşarak otobüs durağına gittim, o da ne bu seferde trafik neden ben ? neden ben ?

Yarım saatin sonunda eve geldim ve yemek bile yemeden parçalarımı birleştirmeye başladım. Birkan ve Jale kardeşlerim ben işe başladıktan hemen sonra geldiler (Buradan onlara tekrar teşekkür ediyorum. Adamsınız )

1. Montaj Gününün ardından birleştirdiğimiz parçalar ve biraz eğlendiğimiz fotoğraflar








Sihirli eller




Devam edecek... Sabırsızlıkla bekleyiniz efendim...