Kullanıcı Adı: Şifre: - Şifrenizi mi Unuttunuz?
Raptor Riders'a Henüz Üye Değil misiniz? Lütfen Kayıt Olun!

Toplam 4 adet sonuctan sayfa basi 1 ile 4 arasi kadar sonuc gösteriliyor
  1. #1


    mehmet ali kocas
    Serbest Meslek
     en 500
     Ankara
    Üyelik:29.Kasım.2007 | Yaş: 45
    Mesajlar: 115  |   0 Rh (+)
    Beğenmiş
    0
    Beğenilmiş
    2

    Motor-On Dergisi Aralık Sayısından www.motoron.com.tr/

    Medeniyet ve Barbarlık Üzerine


    Şunu bilin ki Prensim, kabaran okyanusların Atlantis’i ve onun görkemli kentlerini yutmasından sonra dünyada o güne değin görülmemiş bir çağ başlamıştı. Aryas’ın oğullarından doğduğu bu çağda, dünya üzerindeki imparatorluklar ve uygarlıklar, gökteki yıldızların mavi parıltıları kadar dağınık, ama belirgindi. Ama dünyadaki en mağrur krallık batıda yüce bir hükümranlık süren Akilonya’ydı. İşte bu sıralarda, Kimmeryalı Conan geldi; elinden kılıcını hiç bırakmayan, kara saçlı, şahin gözlü yiğit...

    - Bir Nemedya efsanesinden


    Robert E. Howard’ın Orta Çağ ve öncesi barbarlarından etkilenerek 1930’larda yarattığı kahraman Kimmeryalı Barbar Conan, yıllardır insanların kendini en yakın hissettiği fantastik karakterlerden biridir. Çocuklardan yetişkinlere kadar genişleyen bir hayran kitlesi olan Conan, aslında bir başkaldırı neferidir. Üniformalı soygunculara, dejenere düzenlere, düzenbaz kral ve yerel yöneticilere, kötü niyetli büyücülere karşı yanıtı yalnızca kol gücü, kılıcı ve cesareti olmuştur. Hiç geri adım atmamış, ölmekten korkmamış ve doğru bildiği yolda mertçe ilerlerken önüne çıkan engellere vahşi bir hayvan gibi atılmıştır. Hep aynı haykırışla: “Crom adına!”

    Modern çağın içinde doğmuş ve doğada hayatta kalma yeteneği bile olmayan, yaşamak için en basitinden elektriğe ihtiyaç duyan insanlar olarak, medeniyetin hüküm sürdüğü ülkelere gidip, medeniyetin ikiyüzlülüğünü yüzlerine vuran, bunu da barbarlığın kurallarıyla, kana kan, dişe diş uygulayan bir kahramanı sizce neden kendimize bu kadar yakın hissediyoruz peki?

    İnsanoğlunun yeryüzünde bulunmasının başlangıcına Homo Sapiens’in ortaya çıkışı dersek, insanlık tarihi 50 bin seneye dayanır. Yazının bulunuşundan bu yana geçen zaman ise toplamda 5000 sene olsun. Yani barbarlığın hüküm sürdüğü süre medeniyet tarihinin en az 10 katı. Vahşi yaşamın tarihi düşünüldüğünde medeniyet ancak bir bebektir ve bunlar çok iddialı sözler olabilir ama medeniyet diye önümüze konanlar doğru yaşam düzeni olarak kendini ispatlamış olmaktan halen uzaktır.

    Modern dünya insanları olarak genel algımız medeni yaşamın barbarlıktan üstün olduğudur. Kentli üstün görülür, köylü ise aşağılanmaz mı? Devlet düzeni, gelişmiş toplumsal yapı, modern kurumlar, ekonomi, üretim ve tüketimdeki karmaşık düzenler yaratmaktadır bu yanılgıyı. “Teknoloji bu hızla ilerlerken, insanlık tarihinde tüm bu gelişmeler olurken, acaba ahlak kavramları daha dürüst, daha adil ve daha humanist olmuş mudur?” sorusunun yanıtı ise malesef çok az kişiyi ilgilendirmektedir. Bir konuda adil düşünüp düşünmediğinizi, dürüst bir insan olup olmadığınızı, hayat felsefenizi değiştirmeyi en son ne zaman düşündünüz? Peki cep telefonunuzu değiştirmeyi en son ne zaman düşündünüz?

    İnsanlık tarih boyu gitgide artan bir hızla ilerledi. Ya da ilerlediğini sandı. Sayısal bilimler koşturdu durdu. Teknoloji baş döndürücü bir hızla gelişti. Sosyal bilimler ise hep yerinde saydı. İletişimde akıllara zarar gelişmeler oldu, elektronik hayal gücünün ötesine geçti, uzaya bile gittik. Ama felsefi sistemlerin, ahlak düzenlerinin, yönetsel düzenlerin ilerlemesi bir arpa boyu kadar bile olmadı. Silahlar maşallah pek bir gelişti, peki ya gönlümüz hiç genişledi mi?

    İçinizdeki barbarı hiç tanıyor musunuz? İçinizde yaşayan, doğayla bütünleşmiş o vahşi yaratığın varlığını hissediyor musunuz bazen? Trafikte sıkıştırıldığınızda kavga etme isteği duymuyor musunuz? Ya da birisi malınıza, eşinize ya da manevi değerlerinize kast ettiğinde? Bazen kendinizi çok kısıtlanmış, özgürlüğü elinden alınmış, elektronik cihazlara köle olmuş hissetmiyor musunuz? Peki içinizdeki bastırılması güç o doğa özlemini nasıl açıklıyorsunuz? Bir sabah orman kampında uyanıp da içimizde hissettiğimiz dinginliği bize hangi Playstation, chat sitesi ya da Pop Star yarışması verebildi ki bugüne kadar? Neden rakı-balık restoranları hep deniz-doğa manzaralıdır da plazma televizyonlu mekanlar değildir? Neden rahatlayıp, felekten bir gece çalarken tercih ettiğimiz şey medeniyetin dışında bir şeydir? Medeniyetten her sopayı yediğimizde ağlaya ağlaya sığındığımız dost hep içimizdeki o vahşi barbardır.

    İçimizdeki barbar belki de özgür, mağrur, onurlu, kendi ahlaki değerleri olan bir insan olarak yaşayabilirdi bugüne kadar. Ancak medeniyet denen tek dişi kalmış canavar, barbarı kamçılayan öyle şerefsiz bir modern insan yarattı ki, gariban barbar hep aşağılandı ve hor görüldü. Doğayla ve özgürlüğüyle barışık büyümedi insanoğlu denen çocuk. İlkellik hakaret oldu, modernlik ise iltifat. 18. yüzyılda yarım milyon kızılderiliyi hastalık bulaştırılmış battaniyeleri yardım diye vererek alçakça öldüren o modern insanın ta kendisi olmasına rağmen, barbarın adı hep katil olarak geçti. Sanki 2. Dünya Savaşı’nda 2 milyon insanı mühendislik hesaplarıyla ölçüp biçerek soğukkanlılıkla katleden, 1945’te Hiroşima ve Nagasaki’de 250 bin sivilin hayatına bir anda ve acımasızca son veren, 20. yüzyılın sonunda binlerce Çeçen, Boşnak ve Arnavut’u, 21. yüzyılda onca OrtaDoğulu sivili sırf çıkar uğruna acımasızca öldüren o şerefsiz medeni insanın ta kendisi değil. Sanki bütün bunlara neden olan, boynuzlu miğferli bir Viking, suratı mavi boyalı bir Kelt, kürklü kalpaklı bir Moğol, uzun bıyıklı bir Goth ya da Hirkanya kılıçlı bir Kimmeryalı’ymış gibi.

    Medeniyet bir rüyadır belki de. Teknolojinin ilerleme hızına ayak uyduramayan, gönlü cihana yetmeyen insanoğlu bu kadar güçlü silahları, bu kadar ağır sorumluluğu kaç sene daha taşıyabilecek sizce? Ve herşey ortadan kalkarsa, elektrik olmazsa, televizyon olmazsa, otomobil, deterjan, buzdolabı ve kalorifer olmazsa, kitaplar, okullar olmazsa insanlığın elinde geriye ne kalır? Barbarlık değil mi? Herşey başa dönmez mi? Belki de herşey bir döngüden ibarettir. Albert Einstein’ın komplo teorisi geliyor aklıma: “Eğer bir 3. Dünya Savaşı olursa, 4. Dünya Savaşı taş ve sopalarla yapılır.”

    Motosiklet ve isyanla ilgili yazdım durdum. Motorcunun içindeki asi ruha, içgüdülerine, kaşifliğe ve özgürlüğe meylinden bahsettim. Şimdiyse biraz durun ve düşünün istiyorum. Medeniyetin bu ikiyüzlü açmazında sıkışmış ve medeniyetin tam ortasında yaşamakla, medeniyetin bir aracını kullanarak ondan kaçmayı birleştirmiş motorcuyu, barbarlığın içinizde bıraktığı onurun perspektifinden bir kez daha değerlendirmeye davet ediyorum sizi. Sizi vahşi tarafınıza güvenmeye, yeri geldiğinde medeniyeti reddedebilmeye, okuduğunuz, duyduğunuz, doğru bildiğiniz herşeyi sorgulamaya davet ediyorum. Doğaya ihtiyaç duyduğunuz için, yalnız kalmayı becerdiğiniz, yalnızca vizörü açıp havayı koklamayı sevdiğiniz için bile kendinizle gurur duymaya davet ediyorum. İçinizdeki barbarla barışmaya.

    Crom adına!
    _________________
    Murat Z. Ozbilgi[b]

  2. #2

    kaanka - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Alper Kaan Ka...
    Bankacı
     Artık yok ;(
     İstanbul
    Üyelik:25.Eylül.2007 | Yaş: 45
    Mesajlar: 1,907  |   B Rh (+)
    Beğenmiş
    0
    Beğenilmiş
    4
    bende seni süper yazından ötürü tebrik ediyorum...

  3. #3

    aslanburclu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Yaşar AKILLI
    EMEKLİ
     XL650 TRANSALP 2006
     ANKARA
    Üyelik:17.Ocak.2007 | Yaş: 63
    Mesajlar: 2,241  |   B Rh (+)
    Beğenmiş
    0
    Beğenilmiş
    0
    ya valla yaık gözlerime okuyamadım şu başlığı anlıyan 2 satırda yazarmı lütfen
    plaka: 06 DV 656
    yer : GOP/SİNCAN/ANKARA
    kan : B Rh +
    nick : aslanburclu

  4. #4


    mehmet ali kocas
    Serbest Meslek
     en 500
     Ankara
    Üyelik:29.Kasım.2007 | Yaş: 45
    Mesajlar: 115  |   0 Rh (+)
    Beğenmiş
    0
    Beğenilmiş
    2

    :)

    motor_on dergisinden bir köşe yazısı paylaşmak istedim...

Konu Bilgileri

Bu Konuya Gözatan Kullanıcılar

Şu anda 1 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. (0 kayıtlı ve 1 misafir)

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •  
Yukarı Çık