31.03.2007

Bu tarihi hiç unutmayacağım...

TEM'de 3 ayrı noktada yolda kalış (2'si avrupa, biri anadolu); 4 saat yağmuru mütemadiyen yiyiş, tabiri caizse iç çamaşırlarına kadar sırılsıklam ıslanış, agresus'tan telefonla moral destek, Müslüm Baba'dan teknik ve lojistik destek alış (Allah ikinizden de çok çok razı olsun...) ve nihayetinde Katrancı'dan Coşkun Usta tarafından gecenin on birinde Çekmeköy yol ayrımında bana mahcup gözlerle bakan Efe'min ve benim kurtarılışım...

Şu anda ayak parmaklarım yeni yeni çözülüyor...

Mevzu kısaca şu: Şeytan :evil: beni nasıl dürtüklediyse yağış olacağını bile bile Küçükyalı'daki evimden Avcılar'da çalıştığım şirkete motorla gitmek histerisine kapıldım sabah sabah... Tabii bunda 1600 km'cik yol yapmış olmamın dün akşam bir araya geldiğimiz sevgili dostlar tarafından 10 dakika kadar konu edilmesinin ve tarafıma yapılan tatlı su motorcusu yakıştırmalarının hiçbir etkisi yok ...Gayet keyifli bir yolculuktan sonra ofise sağ salim vardım. Akşam dönüşte yağmur çok şiddetliydi. Mahmutbey gişeleri geçtikten sonra Tekstilkent'i geçer geçmez motorda çekiş azaldı ve yolda giderken stop ediverdi... Yoğun bir telefon trafiği ve sonrasında Agresus Volkan kardeşim sağolsun teçhizatı toplayıp bana ulaşmak için yola koyuldu... Kardeşim bana ulaşamadan benim makina (yaklaşık yarım saat sonra) çalıştı... Büyük bir mutlulukla yola devam ve derken Hasdal ayrımından sonra yine aynı şey.

Bu sefer üşümenin ve çaresizliğin de verdiği öfkeyle olaya daha bir agresif yaklaşım ve Volkan'ın telefonda moral esprilerine negatif yanıtlar (hakkını helal et kardeşim)... Müslüm Baba sağolsun Katrancı Otomotiv'i arıyor ve Coşkun usta beni almaya gelecek... Bu arada sağolsun motosiklet fuarından dönen motorcu arkadaşlar (2 tane can motorcu) yardım edebilmek için çırpınıyorlar ama sonuç yok... Teşekkür edip gönderiyorum arkadaşları... O da ne... Motor birden çalışıyor (yaklaşık 40 dakika sonra) ve ben hani kuşlar ağaçlar diyerek tekrar yola koyuluyorum. Elektrik aksamından kuşkulanıyorum ama motorun sesi iyi gelince bir gayret tekrar yola koyuluyorum . Ne de olsa evin yolunu yarıladık...

Köprüyü geçiyorum, Kavacık, Ümraniye derken...Çekmeköy yol ayrımında 3. varta... Bu sefer yanık kablo kokusu ile birlikte dumanlar da görüyorum ve pes ediyor, Coşkun Usta'yı bekliyorum. Coşkun Usta geliyor, motoru yükleniyor, beni evime bırakıyor...

Ben de zatüre öncesi size bu satırları yazıyorum...

Bırrrr çok üşüdüm be gece gece...