ŞASE
Kasa: Çiftl tüp kafes
Teker Açıklığı: 1415 mm
Sele Yüksekliği: 724 mm
Ön Teker: 89 mm x 18"
Arka Teker: 89 mmx 18"
Ön teker: 198mm balatalı kampana
Rear Brakes: 198mm balatalı kampana
Ön Süspansiyon: Teleskopik çatal
Arka Süspansiyon: İki damperli , ayarlanabilir önyüklü
Ekipmanlar: Hız Saati, Devir Saati
MOTOR
Motor Tipi: Boxer
Motor Hacmi: 593cc
Silindir Başına Sübap: 2
Sıkıştırma Oranı: 9.5:1
Emme: 26 mm boğazlı çift karbüratör
Ateşleme: Bosch magneto
Marş: Ayakla
Yağlama: yok
Soğutma Sistemi: Hava
ŞANZUMAN
Debriyaj: Kuru
Vites Sayısı: 5
Aktarma: Şaftlı :okk:
PERFORMANS
Akü: 6V 16AH
Güç: 42HP @ 7,000rpm
Ağırlık: 205 kg
Tork: yok
Son Sürat: 165 kph :okk:
0-100 hızlanma: 7.60s :okk:
[YOUTUBE]VHlAwMcGBNw[/YOUTUBE]
Aynı dönemlerde üretilen 500 cc'lik R50 serisi motorlar 26 HP güç üretirken R69S, BMW'nin 600cc'lik ilk R60 serisini 618001 motor no'suyla hattan indirdiği 1956 yılından bu zamana üretilen 35000'den fazla R6x serisi motor içinde 42 HP ile en güçlü serisi. 9 sonekini alması ise motorun modifiye olduğunu, S motosikletin "Sport" serisi olduğunu vurgulamak için. O yıllar için ulaştığı 165 kph'lık sürat ve hızlanması, bu motoru kullananlara "serseri motorcu" ünvanı verilmesini haklı kılıyor!
Görmeye alıştığımız sepetli modelin aksine tam bir yol canavarı olarak yapılmış bu makine. Zaten standart modelinde verilen siyah renginin aksine, kırmızı rengiyle tam bir heyecan makinası olduğu vurgulanıyor.
BMW'nun 1930'lu yıllardan beri kullandığı kendi patenti olan yağlı teleskopik ön çatalın aksine, R60 modellerinde tasarımcısı Ernest Earls'e atfen Earls çatalı olarak adlandırılan üç noktadan bağlantılı amortisör sistemine geçilmiş. Bu teknoloji ön frenin sıkılması sonucu öne doğru olan yığılmayı tüm araç gövdesine yayarak aracın frenleme ve dönme esnasında dengesini arttırmaktaydı. 1970 yılına kadar kullanımına devam eden bu teknoloji, günümüzde BMW'nin GS serisi motorlarında halen başarıyla kullanılmaktadır.
O yılların yenilikçi uygulaması olan şaftlı aktarım, dönemin BMW motorlarında hemen hemen her motorda kullanılmaktaydı.
Debriyajın kuru tip olması sayesinde, debriyajda yüksek verim elde etmek mümkün olmuş ve Amerikalı rakiplerinin aksine çok daha yumuşak bir vites geçişi elde edilebilmiştir.
Aracın tek olumsuz özelliği olarak frenleri görünse de o günler için tatminkar frenleme performansı elde edilebiliyordu.
Son olarak, sonunda Neslihan'ın binebileceği bir motor bulduğum için mutluyum :P
Kaynaklar:
http://re3.yt-thm-a02.yimg.com/image/25/m8/3994173889
http://en.wikipedia.org/wiki/BMW_R60/2
http://www.motorcycleclassics.com/mo...s.aspx?id=6432