Muğla'nın güzide kamp alanları...

[sezar]

• Muğla’da Kamp Alanları

Tahminimce herkes Muğla'yı biliyordur. Muğla'da tatilin her türlüsü vardır ama en güzel tatil de, çocukluğumda ailemle birlikte hep çadır tatili yaptığımızdan mı nedir kamplarda olduğunu düşünüyorum. Muğla’nın hemen hemen her yerinde çadır kurmuşluğum vardır.
Ben Ortacalıyım ama babam TKİ’de çalıştığı için çocukluğum Yatağan’da geçti ve biz en çok Gökova’ya tatile gelirdik. İlk olarak ta buradaki yerlerden bahsetmek istiyorum ama bu o kadar da mümkün değil. Neden derseniz, inanın her gün bir koyunda kalsanız bir yaz yetmez size.
Muğla’nın en temiz denizi neresi diye soracak olursanız da hemen söyleyeyim; %100 GÖKOVA.
1. Kamp Yeri
Gökova aslıda deniz kenarında değil Sakar dağının dibinde bir beldedir. Onun bir mahallesi olan AKYAKA, Herkezce Gökova diye bilinir. Burası Gökova körfezinin başlangıcı diyebiliriz. Bu Akyaka’nın içinde Orman İşletme Müdürlüğüne ait çok büyük ve muhteşem bir kamp alanı var. İçinde her türlü sosyal alanı ve hizmeti de mevcuttur. Fiyatlar çok makul, ama daha önce daha da makul du, çünkü Orman kendisi işletiyordu şimdi özel bir şirket işletiyo günlük 5-6 kişilik bi çadır elektrikle beraber 24TL diye duymuştum . Akyaka çok yakın ama içeride kendince bağımsız bi yer. Kamp alanı biraz deniz seviyesinden yüksek te kurulmuş, yani denize girmek için 5-10 dk yürümek gerekiyor ama çadır bölgesinden deniz gözüküyor.




Benim çocukluğumda biz en çok buraya gelirdik ama o zamanlar aşağılara denize daha yakın yerlere çadır kurmaya izin veriyorlardı. Şimdi oralar tamamen günübirlikçilere ayrılmış birde özel kiralık karavanlar sokulmuş içeriye bide birsürü lüx barlar açılmış.
Ormanın kendine ait yerden denize girmek için atlaman gerekiyor


ama yüzmeyi iyi bilmiyorsanız biraz akyaka’ya doğru yürürseniz muazzam güzellikte bir kumlu plajı var ve deniz çok sığ.


Buraya gelirseniz teknelerin olduğu yeri muhakhak görürsünüz orasına azmak deniyor, mutlaka oraya gidin. Ben hala oraya gittiğimde önce denize girip sonra duş almak yerine o buz gibi azmak suyuna girerim. Siz de girin.





Bayılacaksınız. Bi de orada teknede balık-ekmek yapıyolar onuda mutlaka yiyin ben böyle bi lezzeti İstanbulda görmedim arkadaşlar.

Başka bi akşam da azmağın yukarı kısımlarında balık lokantaları var akşam olunca oradan bi mekana girip azmağın kenarında bi balık-rakı yapın ama üzerinize kalın bişeyler alın o yazın sıcağında bahar serinliğini yaşayacaksınız çünkü.


Diğer bir gün de o teknelerin olduğu yerden bi tekne turunuda ihmal etmemek lazım.

1.Kamp yerimiz böyle, harita filan koymuyorum, akyakanın içine girince bi sormaya bulunacak bi yerde zaten.
Valla benim bir an evvel tatile çıkasım geldi…

[ağfndrdm]

devamı gelecek sanırım bu yazının

birde resimler görünmüyor

[sezar]

devamı gelecek sanırım bu yazının

birde resimler görünmüyor

Gelecek. Evet resimkeri yükleyememişim. Maç bitsin bakcam yine.

[ecel felek]

valla geçen sene kaş a gitmiştim çadır kampına çok eğlenmiştim...bu sene nereye gitsem diye düşünürken bu bilgiler iyi geldi...çok teşekkürler...

[sezar]

2. Kamp Alanı
akbük
Yazmaya başlayınca tatilde gibi hissettim kendimi. Şimdi sırada benim favorim olan bir yer “AKBÜK” var sırada. Ben Ortacalıyım demiştim. Ortacanın yakınlarında çok deniz olmasına rağmen ben koptum mu 80km uzaklıktaki Akbükte alırım soluğu. Denizi okadar güzeldir ki yaşamadan o güzelliği anlatmak çok zor. Her daim çarşaf gibidir, tertemizdir, sakindir.
Akbük, Akyakaya 25 km mesafededir. Akyakanın içinden ve körfezin kenarından Ören’e doğru harika çam ormanlarının içinden kıvrıla kıvrıla gidiliyor Akbük’e doğru.



Bu bölge ıssızdır, tek tük evler vardır. Motorla bu yoldan gitmek çooook zevklidir. Gökova körfezi komle sit alanı ilan edilince yapılaşma tamamen durdu. Akbük’te de eskiden yapılmışlar hariç hiç betonarme yok. Akbük’üde eşsiz yapan özelliklerden biride bu bence. Akbüke kadar olan yolda bir çok koy var buralarda da çadır kuranlar var yani isterseniz istediğiniz bir kıyı kenarında çadır kurabilirsiniz,



jandarma sorun çıkarmıyor. Ama su yok. Yani tatlı su yok. O yüzden giderken de görülebilir kıyıda bol bol azmak suyunun denize aktığı bölgeler var buraya yakın bir yere çadır kurulursa en azından duş olayını ve yiyeceklerin soğuk tutulma işi halledilmiş olur. Tuvalette eski usul yöntemlerle halledilecek artık. Ama ateşin her türlüsü Muğla ormanlık alanlarının hepsinde yasak. Sakın ateş yakmayın. Kendinizi karakolda buluverirsiniz. Gökova’da sinek ilacı kullanmak bile yasak, herhangi bir şekilde ağaç kesmekte. Akbük’e kadar çadır kurmak isterseniz, tek başınızasınız.
Akyaka’dan çıktıktan 24 km sonra yol ikiye ayrılıyor. Sağtaraf Ören’e sol tarafta Akbük’e sapıyor.



Akbük’ün girişinde oranın muhtarlığı 5TL giriş parası alıyor.750 metrelik bir sahili var yer yer kumlu yer yer çakıllı. Burada nereyi isterseniz çadır kurabilirsiniz. Ama koyun sonuna doğru giderseniz sağda bakkallar göreceksiniz. Bunlardan her türlü ihtiyacınızı normak market fiyatlarıyla alabiliyorsunuz. Aynı zamanda bunların kendi bahçelerinde günlük 5-10 TL fiyata (anlaşmaya bakıyo) çadır kurabiliyorsunuz. O zaman onun buz dolabından, elektriğinden ve tuvaletinden faydalana biliyorsunuz. Koyun sununda ağaçlık bölge var asıl çadır yerleri orada. Hem sakin hem de çadır için daha da uygun. Ücret yok.





Ben ne yapıyorum onu da anlatayım. Orada da bir azmak var onu geçince hemen solda denizin dibine, (orada 5-6 ağaç var ama küçük ağaçlar) kuruyorum çadırımı. Deniz sürekli estiğinden esintisinden yararlanıyorum. Tüm ihtiyaçlarımı marketlerden karşılıyorum. Tuvalet ihtiyacımı ise koyun sonuna doğru Yücelen Otelin Kafeteryası var onun WC kullanıyorum. Duş için ise azmağa giriyorum. Harika oluyor. Oğlumla her yaz 3-4 gün kesin buradayız.
Yemek olayı ise, bakkallar ekmek arası bişiler satıyor, Yücelenin kafeteryası da var ama ben kafeteryayı önermiyorum hem pahalı hem de çok güzel değil. Bakkallardan malzeme alıp mangalda yapılabilir. Soğuk bira her daim var ama.
Aslında burada neredeyse evden daha az masrafınız oluyo. Kafa dinlemek için mükemmel ötesi. Sabah kalk, yüzünü denizde yıka biraz yüz, bakkala git kahvaltılık bişeyler al ye, çayını iç gazeteni oku sonra biraz daha yüz öğle uykusunu uyu kalk azmağa gir ayıl, bakkaldan biranı al püfür püfür esen denize karşı iç biranı, akşam üzeri gir denizine muhakhak gir, mangalını yak rakını aç artık ne varsa pişir bak keyfine...


Ha tabiki gece öyle eğlence filan olmuyor. Normal çadır kamplarındaki muhabbet burada da kurmak zor. Çünkü çadırlar çok yayılmış durumda hem öylede çok çadır yok zaten. Millet zeytinliklerine ev yapamayınca karavan koymuşlar üç dört tanesi de bakkal açmış. Fazla bişey beklememek lazım. Ama denizine bayılıyorum ben.

[HuBo]

Sezar abi ne güzel anlatmışsın bizim buraları sezon açıldı hadi bakalım sezar abimizin lafını dinleyin mutlaka, gerçi o zamandan bu zamana mutlaka değişiklikler vardır ama hala aynı güzelliklerini koruyolar.

[AMZ35]

Koordinator Bey gor bu basligi. Cumartesi bi Gokova mi yapsak ;)

Muhtesem olmus elinize saglik.

GT-I9190 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

[YYB]

Merhaba
cok iyiymiş insanın kamp yapası geliyor

[wildworld]

Bir Muğla aşığı olarak yazıya bayıldım. Eline sağlık güzel düşünce umarım Muğla ve etrafında kamp yapacaklara güzel bi rehber olur

GT-I9500 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi